Mart Kapımızı Çaldı...

ama pür neşe...

öyle kazma kürek yakacak havada değil...

Güzel bir bahar günü bulduğumuz anda soluğu dışarıda alıyoruz. Abimiz okula biz yolculuğa, dört saatlik süremizi hızlıca değerlendiriyoruz. Bu sefer kapı komşumuz Eray'ları da alıp Maxi'ye gittik, hem eğlendik hem de eksik giderdik...

***

İşe önce çocukların gönlünü almakla başladık tabi. Maxi'ye girdiğimiz gibi devasa dönme dolapla karşılaşıyoruz, ışıl ışıl haliyle çocukları baştan çıkarmada üstüne rakip yok!! İki bücürük hipnotize edilmiş gibi koşarak etki alanına girdiler... Malesef biz büyükler de peşinden :o((

Ora senin bura benim işlerimizi alışverişlerimizi tam tamamlamıştık kii, servisi kaçırdığımızı öğrendik. Küçük bir yemek molasından sonra yine bir servis kaçırma macerasına saniyeler kala zor güç yetişebildik servisimize...
Ve haftasonu..

Cts akşamından Malkara'ya geçme planımız pazar sabahı 9 buçukta uyanmamız sebebiyle iptal olmuştu. Devreye ikinci plan girdi. Ve öğleden sonra Esma teyzeler, dedeler, yeğenler bizdeydi :o))
Bakugan kartı: Savaş,
Gadget kartı: Açıııl !!!
Ne menem hastalıksa yeni moda oyuncak bakugan toplarımız gündemde.
Esma teyzeler bir aydır İstanbul'da bulamadıkları toplardan Kipa'mızda düzinelerce bulmanın sevincini yaşadılar :o))

Fotoromancımız Hatice Nur, neşeli günümüzden kareler alıp yorumluyor.

Biz de kendisini yorumluyalım o zaman,

Haticecim flash'ı kapatman lazım, bi de mümkünse aynaya bakıyormuş gibi yap da kendi resmini çekmiş gibi ol :o))

Bunlar da Hatice Nur'un kadrajından...

Bravo kızımaa :o)))

Esma teyze ve tolucan Ömeeer...

Ömer'imizin ilk salıncak keyfi,

biraz heyecan yaptı ama hemen adrenaline alıştı beyfendi :o))